Diş eti büyümeleri, diş eti şişmesi veya diş etinin hacimce kalınlaşması pek çok sebeple meydana gelebilmektedir.  Tüm diş etlerini kapsayabileceği gibi lokalize olarak belli bir bölgede de görülebilir. Günümüzde her yaş grubunda ve oldukça sık rastlanmaktadır. Değişik tip ve boyutlarda olabilir. Periodontoloji biliminin önemli konularından birini oluşturur.

DİŞ ETİ BÜYÜMELERİNİN NEDENLERİ

DİŞ ETİ BÜYÜMELERİNİN NEDENLERİ

DİŞ ETİ İLTİHABI

Diş eti büyümelerinin en çok görülme nedeni yeterli ağız bakımı yapmayan veya yapamayan kişilerde bakteri plağı birikimine bağlı olarak gelişen diş eti iltihaplanması sonucu meydana gelen ve genellikle diş eti kanamasıyla birlikte görülen diş eti şişlikleridir.

Dişeti iltihabı

REAKTİF (TRAVMATİK) DİŞ ETİ BÜYÜMELERİ

Kronik uzun süre devam eden travmalar, sert ve agresif diş ipi, kürdan kullanımı gibi alışkanlıklar, uyumsuz dolgu ve hatalı protezlerin diş etine yaptığı baskılar gibi nedenlerle, ayrıca diş aralarında oluşan boşluklarda besin artıklarının tutunması sonucu meydana gelen diş eti iltihabı, diş etlerinde bir reaksiyon oluşturarak bazen diş eti çekilmesi bazen de şişlik meydana getirebilir.

Diş eti kalılaşması

Ayrıca bazı ortodontik tedaviler sırasında diş eti şişlikleri ile karşılaşılabilmektedir.

Ortodontik Tedavide Dişeti Şişliği

DİŞLERDE MEYDANA GELEN KİST ve ABSELER

Kistler içinde hava, sıvı veya yarı katı madde bulundurabilen iltihap taşıyan keseciklerdir. Dişlerin köklerinde veya çene kemiğinin herhangi bir bölgesinde gelişebilir yavaş ve genellikle ağrısız bir şekilde ilerler ve öncelikle diş etlerinde kabarma ve şişlik ile belirti verir.

Apse ise, diş köklerinde veya diş etlerinde ileri düzeyde iltihaplanma sonucu vücudun bakterilere karşı vermiş olduğu bir tepkimedir. Apseler vücudun herhangi bir yerinde çıkabileceği gibi ağız içinde özellikle de diş etlerinde meydana gelebilir. Ağrı ve kızarıklıkla birlikte diş etlerinde şişlik meydana getiriler. Tedavi edilmedikleri sürece fasılalı olarak büyüyüp küçülme dönemleri gösterebilirler. 

Diş eti Absesi

HORMONEL DEĞİŞİLİKLER

ERGENLİK ÇAĞI DÖNEMİ

Özellikle ergenlik döneminde meydana gelen hormonal denge değişiklikleri sonucu diş etlerinde şişlik ve büyümeler izlenebilir. Diş etlerindeki kabarıklık çocuklarda ağız bakımını zorlaştıran bir sorun yaratmaktadır.

    HAMİLELİK DÖNEMİ

Bu dönemde hamilelik sırasında önemli bir role sahip östrojen ve progesteron gibi hormonlar artış gösterir. Gebelik sırasında diş etlerinde ve diş kenarlarında görülen büyümeler tümör tarzı kitleler görünümünde olabilmektedir. Kişiyi oldukça telaşlandırır.

Hamilelik tek başına diş eti şişliği için bir neden değildir. Diş eti iltihabı diş etindeki büyümenin hızlanma şiddetini oldukça artırabilmektedir.

Diş etlerindeki bu büyüme hamilelik sonunda kendiliğinden küçülebileceği için bu büyümelerin tedavisi için acele etmemek gereklidir. İlerlemeyi önlemek için doğru ve yeterli ağız bakımı çok önemlidir. Hamilelik sonrasında diş etlerindeki büyüme kendiliğinden küçülmüyor ise o zaman ileri tedavilere geçilir.

    MENAPOZ DÖNEMİ

Bu dönemde gene hormonal değişikliklere bağlı olarak diş eti büyümeleri , diş eti şişlikleri ve kalınlaşmaların görülebildiği bir dönemdir.

KULLANILAN İLAÇLARA BAĞLI GELİŞEN DİŞ ETİ BÜYÜMELERİ

En çok karşılaşılan diş eti büyümesi ve diş eti şişliklerinin nedenlerinden biri ilaç kullanımıdır. Özellikle epilepsi (sara hastalığı) tedavisinde kullanılan ilaçlar, bazı tansiyon ilaçları, yaşlı ve engelli bireylerde kullanılan bazı ilaçlari kanser tedavisi gören hastaların kullandıkları bağışıklık baskılayıcı ilaçlar ve doğum kontrol ilaçları, yan etki olarak diş eti büyümesini, diş eti kalınlaşmasını ve diş eti şişliklerini tetikleyebilmektedir(1). Bu ilaçları kullanan kişiler ağız bakımlarını yeterli seviyede gerçekleştiremediklerinde diş etlerinde kızarıklık, kanama ve ağrıyla birlikte diş eti şişliklerinde artış da meydana gelebilir.

İlaç kullanımına bağlı görülen dişeti büyümelerinde genel olarak göz önüne alınması gereken faktörler; hasta yaşı, cinsiyet, ilacın kullanım dozu ve elde edilen kan konsantrasyonu, ilacın kullanım süresi ve büyümeye sebep olan ilaçla aynı anda kullanılan diğer ilaçların olası etkileşimleridir.(2)

Diş eti büyümesi, ilgili ilaçların kullanı­mını takiben sıklıkla 1-3 ay sonra ortaya çı­kar.

İLAÇ KULLANIMINA BAĞLI DİŞ ETİ BÜYÜMELERİ

AĞIZDAN NEFES ALMA ALIŞKANLIĞI

Genellikle burun tıkanıklığı olan kişilerde ağız solunumu gerçekleşir.  Ağızdan nefes alan kişilerde tükürük azalması sonucu ağız kokusu, dudaklarda çatlama ve ağız kuruluğu oluşur. Buda özellikle alt ve üst ön dişler bölgesinde oluşan diş eti iltihabı diş etlerinde şişlikler, büyümeler ve diş eti kabarmalarına neden olabilir.

BESLENME YETERSİZLİĞİ

Dengeli beslenme alışkanlığının olmaması sonuçta vitamin yetersizliğine sebebiyet verir. Özellikle C vitamini eksikliği diş etlerinin büyümesine neden olabilmektedir. Ayrıca C vitamini sağlıklı diş etleri için çok önemlidir.

GENETİK FAKTÖRLER

BAZI AĞIZ KANSERLERİ

Tümor Benzeri Dişeti Şişlikleri

Karsinom, Lenfoma, Lösemi ve Melanoma gibi kötü huylu kanser türlerinde veya granülom, fibröz hiperplazi gibi iyi huylu tümörlerde diş eti büyümeleri gözlenebilir. Ayrıca uzun süre devam eden kronik travmalar sonucu tümöral oluşuma benzeyen diş eti büyümeleri ortaya çıkabilir. Doğru teşhis amacıyla patolojik değerlendirme çok önemlidir.

Diş eti büyümesini etkileyen diğer fak­törler ise cinsiyet (erkeklerde 3 kat fazla görülür) ve yaştır. Ayrıca bazı ağız içi yaralarında, viral ve mantar enfeksiyonlarında ve bazı alerjik durumlarda diş etlerinde kabarma şeklinde şişliklere rastlanılmaktadır.

DİŞ ETİ BÜYÜMELERİNİN SONUÇLARI

DİŞ ETİ ŞİŞLİKLERİ

Diş eti şişlikleri öncelikle ağız ve genel vücut sağlılğı açısından olumsuz bir durumdur. Bir iltihap belirtisi veya bir hastalık bulgusu olabilir. Doğru bir teşhisle sebep olan faktör belirlenmeli ve gerekli olan tedavi yapılmalıdır.

 Fibrotik (Lastik kıvamlı) diş eti büyümeleri veya dişetlerindeki kalınlaşma zamanla ilerleyebilir ve bu durum çiğneme veya konuşma fonksiyonlarında bozukluklara yol açabilir. Ayrıca yemek yemeyi de güçleştirdiklerinden beslenme problemlerine ve ileri durumlarda ağız enfeksi­yonlarına, çürüklerin ve diş eti hastalık­larının gelişmesine zemin hazırlar.

Diş eti büyümeleri ağız bakımını ve plak kontrolünü zorlaştırmanın yanında estetik bozukluklara da neden olmaktadır.

DİŞ ETİ BÜYÜMELERİNİN TEDAVİSİ

Diş eti büyümesinde ilk tedavi aşaması öncelikle ağız bakımının yeterli seviyeye getirilmesidir. Her ne sebeple olursa olsun yeterli ağız bakımı dişler ve çevre dokulardaki mikroorganizmaları kontrol altına almada çok anlamlıdır.

Bu sadece diş fırçalamak ve diş macunu kullanmak ile sağlanamaz. Mutlaka diş ipi ve ara yüz fırçaları ile ağız bakımı desteklenmelidir. Gerekli durumlarda elektrikli diş fırçaları veya diş hekimi önerisi ile antibakteriyel ağız gargaralarının kullanımı bakteriyel plak kontrolü açısından çok önemlidir. Bu gargaralardan günümüzde alkol içeriği olmayan ve flor takviyeli olanları daha çok önerilmektedir.

Diş eti iltihabı kontrol altına alındıktan sonra iyileşmenin doğal bir sonucu olarak şişlikler de azalmaya başlayacaktır. Bu aşamaya paralel olarak uygulanacak diş taşı temizliği, diş eti büyümesinin şiddetini hafifletmek için tavsiye edilmektedir (3).

Etken faktör bir diş apsesi ise veya hijyenik olmayan bir dolgu yada protetik restorasyon varsa gerekli protez yenilenmesi, dolgu tekrarları ve apse tedavisi diş hekimlerince yapılmalıdır.

Kullanılan ilaçlara bağlı diş eti büyümesi görülen hastalarda tedavi, mümkünse ilacın değiştirilmesi (ilacı veren doktorun onayı ve önerisi ile) ve bakteri plağı ve diş taşı gibi lokal iltihap oluşturan faktörle­rin uzaklaştırılmasıyla gerçekleştirilir.

Ağız bakımının en üst düzeyde sağlanması ile dişeti büyümelerinin şiddeti üzerinde büyük oranda etkili olmasına rağmen, bazı vakalarda dişeti sişliğini ortadan kaldırmada tek başına etkili olmadığı görülmektedir.(4) Bu amaçla dişetinde meydana gelen büyümelerin tedavisinde bazı cerrahi yaklaşımlara gerek duyulur. Şüpheli durumlarda cerrahi işlem sırasında kaldırılan dokular biyopsi amacıyla patolojik olarak değerlendirilirler.

Tedavi sonrası bazı durumlarda diş eti şişliklerinin tekrarlama oranları yüksektir. Dolayısıyla belli sürelerde diş eti şişliği tedavisi uygulanan hastaların izlenmesi gerekmektedir.

Sağlıklı günler dileklerimle..

Dr.H.Tuncay Akdoğanlı

Diş Eti Hastalıkları Uzmanı

REFERANSLAR:

1.Marshall RI, Bartold PM. Medication induced gingival overgrowth. Oral Diseases 1998; 4: 130-151.

2. Dongari-Bagtzoglou A, Research Science and Therapy Committee, American Academy of Periodontology. Drug-associ­ated gingival enlargement. Informational paper. J Periodontol, 2004; 75(10): 1424-31.

3. Kantarcı A, Cebeci İ, Tuncer Ö, Çarın M, Fıratlı E. Clinical effects of periodontal therapy on the severity of cyclosporin: a-induced gingival hyperplasia. J Periodontol, 1999; 70: 587-93.

4. Mariotti A. Dental Plaque-Induced Gingival Diseases. Ann. Periodontal 1999; 4(1): 7–17.